Aşağıda paylaşılmış olan wikiloc sitesinden telefonunuza yada GPS cihazınıza yükleyerek daha detaylı inceleyebilirsiniz. Telefonunuza yüklemek için buradan yardım alabilirsiniz!!!
Delikli Dağ, Antalya'nın batısında kalan Beydağlarından, Sarıçınar Dağının bir uzantısı şeklinde, Kuzeyden Güneye doğru uzanmaktadır. Bir bölümünde, taş ve kayaların düşmesi ile, bir oda genişliğinde ki, doğal olarak oluşmuş delik sebebiyle bu isimle anılmaktadır. 11 kilometrelik yürüyüş parkuru Hisarçandır Elmayanı Mevkiinden başlayarak yine burada tamamlanmaktadır. Elmayanı Mevkiine Ant - 054 Sarıçınar Zirve Turu rotası izlenerek ulaşılabilmektedir. Parkur oldukça belirgin bir patika ile takip edilmekte olup, zaman zaman taş ve kayalık geçişlerine sahiptir. Sert tabanlı ve bilekleri koruyabilen bir ayakkabı giyilmesi uygundur.
Yürüyüşümüze iki kişi olarak Elmayanı mevkiinden hareket ile başlıyoruz. Bir süre Sarıçınar Dağı zirvesine ilerleyen yol üzerinden devam ederek, yaklaşık 1,5 kilometre sonrasında sağa ayrılan yol ile Belen Yaylaya ulaşıyoruz. Tahtalı Dağı manzarasına gören Belen Yayla tarım arazisi olarak kullanılmaktadır. Belen Yaylanın ortasından devam eden yol ileri sonlanmaktadır. Delikli Dağa ulaşmak için taş babalar ile sola devam eden patikayı takip ediyoruz. Zaman zaman ağaçların arasından karşımızda dikilen Sarıçınar Dağı zirvesi kayalıklarını ve TRT Vericisinin yüksek direğini izliyoruz. Bir kaç noktada sağda, uçuruma bakan kayalıkların üzerinden uçsuz bucaksız manzaraya bakabiliyoruz. Patika yol, Delikli Dağ'a kadar belirgin belirgin olarak ve sürekli iniş ile devam etmektedir. Zaman zaman Sandal ağaçlarının arasından geçerek, son bölümde, geniş, kayalık ve çarşaklı bir alana ulaşmış bulunmaktayız. Elimizde ki rota kayıtlarını kontrol ettiğimizde, gidiş yönümüzde karşımızda duvar gibi yükselen kayalıklar set gibi durmaktadır. Sağ tarafımız ise Kemer manzarasına uzanan uçurum ile kaplanmıştır. Bir süre tereddüt yaşayarak çevreyi inceliyor ilerleyebileceğimiz bir yol arıyoruz. Bu noktada yolu belirleyen ne bir baba, ne de bir patika bulunmamaktadır. Çarşaklı yapıdaki kayalıkların arasından dikkatli bir şekilde aşağıya doğru ilerlemeye devam ediyoruz. Elimizde ki Rotaya göre deliğin solumuzda yükselen kayalıkların arasında olması gerekmekte. Ancak aşağıdan yukarıya doğru baktığımız için göremiyoruz. Onur arkadaşıma, beklemesini söyleyerek, gözüme kestirdiğim bir geçitten kayalıklara tırmanmaya başlıyorum. Bir kaç kayayı tırmandıktan sonra deliği fark ediyor ve Onur dikkatli bir şekilde geldiğim noktadan ilerlemesini söylüyorum. Bir kaç saatlik yürüyüş sonunda, hem Antalya hem de Tahtalı Dağı manzarasını gören Delikli Dağa ulaşıyoruz. Bir süre dinlendikten ve fotoğraf çektikten sonra yine geldiğimiz rota üzerinde dönüşe geçiyoruz. Gelinen rota izlenilerek dönmek en doğrusudur. Diğer bölümler çalılık ve kayalıklarla daha zorlu bir yürüyüş sunmaktadır. Bir süre tırmanarak adını Ömer Faruk GÜLŞEN hocamızdan öğrendiğim Kıllaç Boğazına ulaşıyoruz. İnişle başlayarak ilerlediğimiz parkurda, yürüyüşümüzün ilk anlarından itibaren başlayan bacak kaslarımda ki batma ve ağrılarla oldukça yorulmuş ve bitkin düşmüş durumdayım. Burada yemek molası ile bir süre dinleniyorum. Dönüş yolunda bu noktadan itibaren Ömer Hocamızdan aldığım tarif ile, Kıllaç Yaylası üzerinden, Likya Yolunda ki Hacı Ahmet Mezarlığının olduğu noktaya ulaşarak farklı bir rota üzerinden dönmeyi planlamıştık. Ancak bacaklarımda ki ağrı nedeni ile bu yönde ilerlemeye cesaret edemiyoruz. Geldiğimiz yöndeki tırmanışımıza devam ederek bir parkuru daha tamamlıyoruz.
Yürüyüşümüze iki kişi olarak Elmayanı mevkiinden hareket ile başlıyoruz. Bir süre Sarıçınar Dağı zirvesine ilerleyen yol üzerinden devam ederek, yaklaşık 1,5 kilometre sonrasında sağa ayrılan yol ile Belen Yaylaya ulaşıyoruz. Tahtalı Dağı manzarasına gören Belen Yayla tarım arazisi olarak kullanılmaktadır. Belen Yaylanın ortasından devam eden yol ileri sonlanmaktadır. Delikli Dağa ulaşmak için taş babalar ile sola devam eden patikayı takip ediyoruz. Zaman zaman ağaçların arasından karşımızda dikilen Sarıçınar Dağı zirvesi kayalıklarını ve TRT Vericisinin yüksek direğini izliyoruz. Bir kaç noktada sağda, uçuruma bakan kayalıkların üzerinden uçsuz bucaksız manzaraya bakabiliyoruz. Patika yol, Delikli Dağ'a kadar belirgin belirgin olarak ve sürekli iniş ile devam etmektedir. Zaman zaman Sandal ağaçlarının arasından geçerek, son bölümde, geniş, kayalık ve çarşaklı bir alana ulaşmış bulunmaktayız. Elimizde ki rota kayıtlarını kontrol ettiğimizde, gidiş yönümüzde karşımızda duvar gibi yükselen kayalıklar set gibi durmaktadır. Sağ tarafımız ise Kemer manzarasına uzanan uçurum ile kaplanmıştır. Bir süre tereddüt yaşayarak çevreyi inceliyor ilerleyebileceğimiz bir yol arıyoruz. Bu noktada yolu belirleyen ne bir baba, ne de bir patika bulunmamaktadır. Çarşaklı yapıdaki kayalıkların arasından dikkatli bir şekilde aşağıya doğru ilerlemeye devam ediyoruz. Elimizde ki Rotaya göre deliğin solumuzda yükselen kayalıkların arasında olması gerekmekte. Ancak aşağıdan yukarıya doğru baktığımız için göremiyoruz. Onur arkadaşıma, beklemesini söyleyerek, gözüme kestirdiğim bir geçitten kayalıklara tırmanmaya başlıyorum. Bir kaç kayayı tırmandıktan sonra deliği fark ediyor ve Onur dikkatli bir şekilde geldiğim noktadan ilerlemesini söylüyorum. Bir kaç saatlik yürüyüş sonunda, hem Antalya hem de Tahtalı Dağı manzarasını gören Delikli Dağa ulaşıyoruz. Bir süre dinlendikten ve fotoğraf çektikten sonra yine geldiğimiz rota üzerinde dönüşe geçiyoruz. Gelinen rota izlenilerek dönmek en doğrusudur. Diğer bölümler çalılık ve kayalıklarla daha zorlu bir yürüyüş sunmaktadır. Bir süre tırmanarak adını Ömer Faruk GÜLŞEN hocamızdan öğrendiğim Kıllaç Boğazına ulaşıyoruz. İnişle başlayarak ilerlediğimiz parkurda, yürüyüşümüzün ilk anlarından itibaren başlayan bacak kaslarımda ki batma ve ağrılarla oldukça yorulmuş ve bitkin düşmüş durumdayım. Burada yemek molası ile bir süre dinleniyorum. Dönüş yolunda bu noktadan itibaren Ömer Hocamızdan aldığım tarif ile, Kıllaç Yaylası üzerinden, Likya Yolunda ki Hacı Ahmet Mezarlığının olduğu noktaya ulaşarak farklı bir rota üzerinden dönmeyi planlamıştık. Ancak bacaklarımda ki ağrı nedeni ile bu yönde ilerlemeye cesaret edemiyoruz. Geldiğimiz yöndeki tırmanışımıza devam ederek bir parkuru daha tamamlıyoruz.
Zorluk Derecesi :Toplamda 11 km. olan, ZOR bir parkurdur.
Maksimum Rakım :1630 m.
Hangi mevsimde yapılır: Yağışlı havalar haricinde her zaman yapılabilir.
Yol Yapısı :Tamamına yakın bölümü patikadır.
Başlangıç Noktası : Hisarçandır Köyü, Elmayanı Mevkii.
Bitiş Noktası :Hisarçandır Köyü, Elmayanı Mevkii.
Su Kaynakları : Parkur üzerinde su kaynağı yoktur.
Alış-Veriş Alanları : Parkur içerisinde alış veriş alanı yoktur.
Konaklama : Kamp için uygun yayla ve bölgeler mevcuttur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder