YOLDA OLMAK: ANT - 079 FİNİKE - GÖKBÜK - ALACADAĞ

Rotaları aşağıda paylaşılmış olan wikiloc sitesinden telefonunuza yada GPS cihazınıza yükleyerek daha detaylı inceleyebilirsiniz. Telefonunuza yüklemek için buradan yardım alabilirsiniz!!!

Yeni bir keşif parkuru için, rotamızı Finike istikametine çeviriyoruz. Finike ilçemiz sınırları içerisinde pek çok tarihi geçiş yollarını barındırmaktadır. Bunlardan en çok bilineni, işaretlenmiş olan tarihi Likya Yolunun bir kısmını içermesidir. Finike Belediyesi'nin hali hazırda yürütmekte olduğu BAKA destekli, Finike sınırları içerisinde ki "Likya Yolunun Turizme kazandırılması" başlıklı destek programında gönüllü olarak çalışmakta olan ve aynı zamanda da PAMPHYLİA Yürüyüş Grubuna da liderlik eden Ayşe KAPLAN KALKAN hocamız, bölgeden bir rota tavsiye ediyor. Parkura ait GPS kayıtlarını ve rota bilgilerini gönderiyor. Üzerinde bir ön inceleme yaparak, kendisinden telefonla derhal detaylı bilgileri alıyorum. Paylaşımı, destekleri ve dostluğu için buradan bir kez daha kendisine teşekkür ediyorum.

Antalya merkezde ikamet ettiğimiz için, bu gibi uzak parkurlara gitmek yol masrafları ve zamanlama açısından her zaman mümkün olamıyor. Özel araçlarımızla ulaşım sağladığımız için 4-5 kişi olmamız durumunda maliyeti düşürerek uzak parkurlara gidebiliyoruz. Finike parkuru içinde arkadaşlara çağrıyı yapıyorum. 4 arkadaşımızın olumlu dönüş yapması ile rotamız kesinleşiyor ve hazırlıkları yapıyoruz. Bölgede ki bir kaç parkurdan en kısa olanını belirleyerek, hem bölgeyi tanıma, hemde parkur durumuna göre zamanı doğru yönetebilme tecrübesi açısından bu parkur üzerinde netleşiyoruz. ANT - 056 rotamızda da olduğu gibi, özel aracımızla sabah 06:00 da toplanarak Finike ye ulaşıyor ve rota üzerinde ki bir benzin istasyonuna aracımızı park ederek rotaya başlıyoruz. Elmalı ilçesi yolunu takip ederek Yalnız Köyüne kadar ilerliyor ve heme köy girişinde ki Gökbük Köyü yol ayrımından sola saparak Alacadağ Milli Parkı istikametine doğru ilerliyoruz. Yol boyunca sol tarafımız da kalan parkurumuzu ve karşımızda kalan Kızlar Sivirisi ve Sarıkaya mevkiilerini gözleme şansı buluyoruz. Portakal bahçeleri arasından geçen güzel bir rota da bisiklet biniyoruz. Gökbük Köyü içerisinden geçen yerel adıyla Akçay suyu oldukça güzel bir görüntü sergiliyor. Köyün devamında ise aynı su, Gökbük Kanyonunu oluşturarak Finike istikametine devam etmektedir. Gökbük Köyünü geçerek Alacadağ Milli Parkını karşımıza aldığımızda, sonbaharın renklerine bürünmüş portakal ve nar bahçelerinin oluşturduğu renk cümbüşüne tanık oluyoruz. Tırmanışları olmayan, zaman zaman hafif inişle devam eden keyifli ve çok eğlenceli bir rota da devam ediyoruz. Gökçeyaka'yı geçtikten sonra, Çınar ve çam ormanları arasında sağ tarafımızda ki dereyatağını takip eden yol ile 3-4 kilometrelik bir vadi arasından geçiyoruz. Vadinin dağlara açıldığı noktada yol ikiye ayrılmaktadır. Sağa devam eden yol Alacadağ üzerinden devam etmektedir. Sola devam eden yol ise, araç geçişine kapalı olan Mermer Ocağı sınırlarından geçerek ilerde tekrar birleşmektedir. Bu noktada biz madenden geçiş sağlıyoruz ancak, sağa devam ederek Alacadağ Köyünden devam eden yolu izlemek daha doğru ve sağlıklı olduğu kanısındayız. Taş ocağından sonra asfalt yola ulaşıyor ve Asarönü Köyüne kadar devam ediyoruz. Asfalt yol Yeşilyurt üzerinden tekrar Finike'ye kadar inişle devam etmektedir. Ancak bizim rotamız Asarönü köyü içerisinden sağa ayrılarak, orman içerisinden tırmanışla devam etmektedir. Bir gün öncesine kadar 2 gün yağan yağmur bizi biraz tedirgin etse de, arazi yolları beklediğimiz gibi çamur çıkmıyor. Zemin yapısının taşlık ve sert olması sebebiyle çoğunlukla kuru ve düzgün orman yolunda tırmanışa devam ediyoruz. Yükselmeye başladıkça Finike ve deniz manzarası ortaya çıkıyor. Arkamızda kalan Sarıkaya ve Oluklu Yayla ise eşsiz bir güzellik sergiliyor. Tırmanışımız saman zaman sert, zaman zaman da normal bir eğimle devam ediyor. Zeminin biraz taşlık ve kaygan olması biraz olumsuz etki yaratsa da, bisikletle çıkışımızı etkilemiyor. Zirve de planladığımız öğle yemek molasını, saatin ilerlemesi ve çok erken saatte yola çıkmamız sebebiyle zirveye ulaşmadan yine güzel bir Finike ve deniz manzarasında veriyoruz. Günlerin kısa olması sebebiyle, zamanı doğru değerlendirebilmek için biraz hızlı hareket ediyor ve molayı mümkün olduğunca kısa tutuyoruz. Çünkü önümüzde henüz ne kadar süreceğini bilmediğimiz bir çıkış rampamız var. Moladan sonra önümüzde görünün bir sırt geçidi var ve bu bölümde eğim biraz daha dikleşiyor. Geçidi geçtiğimiz sırada eğim azalarak deniz manzarası ile ilerlemeye devam ediyoruz. Şahintepesi(Asarönü) olarak anılan nokta da tamamen Finike ve Kumluca haralarına hakim panoramik bir manzara bizleri karşılıyor. Uçsuz bucaksız deniz, ova ve dağ manzaraları büyüleyici güzelliğiyle etkisi altına alıyor bizleri. Güneşin alçalmaya ve gölgelerin uzamaya başladığı sıralarda, elimizi çabuk tutarak önümüzde ki son rampaya doğru tırmanışa devam ediyoruz. Tepeye ulaştığımızda, taşlara ve sağa sola yazılan yazılardan anladığımız kadarıyla, şu an terk edilmiş olan ancak yaz aylarında gözleme ve çay servislerinin yapıldığı bir kaç küçük çardak çıkıyor karşımıza. Önemli olan bir konu ise zaten parkur üzerinden çok seyrek olan su kaynakları, Asarönü Köyünden sonra hiç yoktur. Su sıkıntısı çekmemek için tedbirli olmakta fayda vardır. Güneşin etkisini kaybettiği ve aydınlık gün ışığı kızıla dönmeye başladığı sıralarda, hava da serinlemeye başlıyor. Artık rampaların bittiği ve dik eğimli bir inişin başladığı asfalt yolda, bir kat daha kıyafet ve rüzgarlıklarımızı giyiniyoruz. Arkamızdan batan güneş ile birlikte Finike manzarasına karşı inişimizi tamamlayarak güzel bir parkuru daha geride bırakıyoruz.